Ana içeriğe atla

İran Notları 3: Alamut Kalesine gidişimin öyküsü-1




“Avni oğlum, Tahir’in torunu! Doğruca Demavend Dağı’na giden yolu tut. Rey’e ulaşınca Şahrud Irmağı’na giden yolu sor. Irmağın kaynağı sarp bir vadide bulunmaktadır; oraya çık. Büyük bir kale göreceksin. Bu yerin ismi Alamut kalesidir, yani ‘kartal yuvası.’…”

Benim irana asıl gidiş sebebim Alamut kalesine gitmekti.Bileti aldım,milletin "aaaa irana gidilir mi?,başka yer bulamadınmı" triplerini çektim,rezervasyonları yapamadım ve yola çıktım.Rezervasyon yapamıyorum çünkü iran dünyaya entegre değil.Hele hostelde kalacaksanız hiç değil.Gitmeden ancak tahranda kalacağım yeri ayarlayabildim.Tahranda bikaç gün kaldıktan sonra esas yola çıkma zamanı geldi.Rotaya göre kazvine gidicem ordan alamut'a.Kendimce sabah tahrandan biner öğlen kazvinde iner,Kaleye gider gelir,aynı günün akşamına da tahrana geri dönerim diyordum; ama ne yazık ki öyle olmadı.Ben şehre yakın biyerde sanıyorum.İranı da küçümsemiş yüzölçümünün de türkiyenin iki katı olduğunu unutmuşum.
Sabah tahranda çıkıp gara geldim,kazvine giden tarihten kalma O302 otobüsle yola çıktık.vardığımda saat 12 civarıydı.Önceden tarif aldığım üzere belediye otobüsüyle şehir merkezine vardım.Acım filan girdim bi lokantaya karnımı doyurdum.Bi yandan da soruyorum nasıl giderim oraya diye.Tahranın aksine burda türkçe bilen sayısı yok gibi.İngilizce de bilmiyorlar.Olay tarzancaya döndü.Aylardan aralık,rüzgar soğuk soğuk esiyor.İranın kuzeyi, kar ufaktan yere düşmüş,yüzünü göstermiş.Taksicilerin olduğu bölgeye yöneldim.Sordum filan etrafıma toplandılar,uzaydan gelmişim gibi rahatsızda oluyorum.Bazıları oraya şuan gidilmez,tufandır orası şuan diyor.Bazı fırsatçılar havaya bakmadan "beni biyere götürmekten bahsediyorlar" bunu anlıyorum.Doğrudan gidilmiyor oraya onu anladım.Şehir merkezindeki taksiler biyere kadar götürüyor,ordan başka bi taksiyle götürmesi için anlaşıcaksın artık.Bu arada saat öğleden sonra 2-3'ü buluyor.Hala girsem mi bugün diye düşünüyorum.Şehir merkezine 1 saat uzaklıkta biyer filan sanıyorum.Son kararım "hava erken kararıcak" bu gece burda kalıyım oluyor.Lokantaya geri dönüp,kalıcak biyere ihtiyacım olduğunu söyledim.İran halkı çok yardımseverdir.Kızcağız telefona sarılıp bikaç yeri aradı.45 dolardan aşağı yer yok.Çıkıyorum ordan elimi uzatıyorum kasiyer kıza sıkmıyor;burda şeriat olduğunu yine unutuyorum anlıycağınız.
Bi otel söylediler,yürüyerek gittim o da 70 dolar dedi geceliğine.Aklımda iki şey var ya dönücem,ya da zaten buraya kadar geldim bu paraları vericem oluyor.Alamut kalesine gidiş zor olduğu için bu "geri dönme" fikri sonradan yine aklıma gelicekti.
Kalıcak yer bulabilmek için çantam sırtımda şehirde öyle bir tur atıyım dedim,belki ufak bi otele denk gelirim diye.Yürürken,irana gitmeden önce, evvelden gitmiş bi arkadaşın lafı geldi aklıma "zorda kalırsan taksicilere,misafirhane de; seni götürürler".İranda hostellere,pansiyonlara misafirhane deniyor.Yürürken,Önüme gelen ilk taksi durağında gördüğüm ilk taksiciye "kalıcak biyere ihtiyacım var,bildiğin ucuz biyer varmı?" dedim.Adam iran azerisi çıktı.Türkçesi fena değil.Birbirimizi
anlıyoruz.Sohbet,muhabbet;Alamut kalesine gitmek istiyorum dedim.Hava kötü,ayrıca buraya çok uzak bugün gidemezsin dedi.Nasıl gidileceğini anlattı.Otele de gerek yok misafirhane var dedi.Önce alamuta giden taksilerin olduğu bi meydan var seni oraya götüreyim,gör,fiyat sor;ordan dönüştede misafirhaneye bırakayım dedi.Tamam dedim.Yolda gidiyoruz muhabbet dönüp dolaşıp,iranlıların o derin yarasına geliyor
İran'da disco yok diyor taksici.
Bende içimden, sorma babam biz istanbulda her akşam discodayız,sabahlar olmasın modundayız diyorum.Türkiyeden geldiğinizi öğrenince iranda size karşı ilgi ve alaka çok başka oluyor.
Neyse meydana vardık.bikaç taksiciye sorduk.şuan gidemeyiz rüzgar çok dediler;fiyatta 65000 tümen tek yön diyorlar.
Döndük geldik beni misafirhaneye götürdü.Cüzi de bi para aldı benden.Kartvizitinide verdi.
10 dolara bi oda tuttum.İzbe biyer,kirli,loş,odada ki kilimler sanki zemine yapışmış kirden,yatak fena değil,tepenizde doğalgaz sobası,karşınızda tüplü televizyon.Tipik bir bekar odası.Hava kararmış.Yorgunun,üşümüşüm ve acım;ahhh bir bardak da sıcak çayım olaydı.
Devamı gelicek...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ermenistan: Yakınsak ta, Uzağız

           Ermenistan gezisinin üstünden hayli zaman geçmesine rağmen bu yazıyı daha yeni yazıyorum. Ermenistana giderken biraz İrana gider gibi oldum. Başıma bişey gelirmi sorusu akılda yer ediyor. Moskovadayım sipariş verirken İstanbullu olduğumu öğrenen garson "Ben ermeniyim" demesin mi? Haydaa ne alaka filan olmuştum. İtalyada da başıma geldi, benim orda ki danışman "Biliyormusun ben Vanlıyım,ermeniyim" dedi. Ailesi kaçıp italyaya gelmiş zamanında. Böyle 2 tane tatsız anım var. Neyse.  Atlasjet in burdan erivana direkt uçuşu var. Ocak ayında atlayıp gittim. Varışta vize alabiliyorsunuz. O zaman 21 günlük vize 8 dolar gibi bişeydi. Yalnız uçuş gece. Sabahı bekler hostele giderim derken, havaalanında taksicinin biri yakama yapıştı. Burda niye bekliyorsun, açık restoran var seni oraya götüriyim, orda yemek yer sıcakta beklersin. “Don’t worry, we are good people” diyip duruyor. Neyse atladım gittik. Şık bir restoran. Kahvaltı söyledim. Baktım adam benden son

Sevgiliyle İspanya - Valensiya

       Bu sene çok ara verdim yazmaya, hatta bazı ülkeler hakkında daha tek kelime karalamadım. Granadadan sonra rotamızı valensiyaya çevirdik. Hesapta La Tomatina yani domates festivaline katılmak var. Bu festival her yıl ağustos ayında yapılıyor. Bunol kasabası valensiyaya yakın ordan gidicez diye buraya geldik. Granadadan Valensiyaya otobüs yolculuğu zor geçti, ispanya düşündüğümden daha büyükmüş. Granada otogarda türk baklavası satıyorlar. Aldık. Ama bizimkinin yanından geçemez. Hep derim bazı lezzetler ait olduğu topraklarda güzel diye. Vardık hostele yerleştik. Sabaha festival var bizde hal kalmamış. O kadar dolana dolana tabi. Baya düşündüm, posamız çıkmış vaziyette olduğu düşündüğümden daha pahalı çıktığı için festivale katılmamaya karar verdim. İleri ki bir tarihe kalsın dedim. Hostelde festival biletleri satılıyor. Bunolde sabah saatlerinde kamyonlar domatesleri meydana yığıyor, millet başlıyor domates savaşlarına. Aynı günün akşamı da festival partisi oluyor. Dedik ertesi gü

2023 Yılının Muhasebesi

     2023 Yılında 2'si yeni olmak üzere 3 ülkeye gittim. Yurtiçinde ise şuana değin gitmediğim hiçbir ile gitmedim. Gittiğim ülkeler: Birleşik Arap emirlikleri, Danimarka ve İsveç. İlkinde ocak ayında Dubai'ye gittim. Pek heves ettiğimden değil. Özellikle bayanlarda bu Dubai'ye gitmek bir prestij meselesi olarak görülüyor. Bunlar yanlış şeyler. Ülkede adım başı gökdelen var ve göçmen dolu. Her yerden gelmişler. İngilizler, Ruslar, Hintliler ve diğer milletler. Hani neredeyse ülkede Arap kalmamış desem yeridir. Kaldığım pansiyonun işletmecisi bile Ugandalıydı. Temiz bir ülke. Ve düşünüldüğünün aksine Dubai oldukça ucuz bir yer. Hayat kalitesi Türkiye'den daha iyi. Bizim binemediğimiz arabalara binebiliyorlar mesela.    2. olarak haziranda Danimarka'ya gittim. Ülkeye girişte sıkıntı çıkarıyorlar Türklere. İstemedikleri her hallerinden belli. Bir refah ülkesi. Ben Danimarka'yı çok sevdim. Nüfus az, yatay mimari ve bol yeşil alan var. Çok rahatlar. Baltık denizinde