Geçen kurban bayramında israil'e gittim. Gitmesine gittim,ama gidene kadar da akla karayı seçtim. 10 gün kaldım. Memlekette lanetlenen,yuhalanan o yahudileri kendim gördüm ülkelerinde.Bir kaç yazı halinde paylaşıcam; Bu giriş yazısı olsun. israil'e giriş ve çıkış'ı genel hatlarıyla anlatıyım.Sonra ki yazılarda israille ilgili öğrendiklerime geçicem.
Herşeyden önce şunu söylemeliyim ki israil'de güvenlik algısı çok yüksek.Türkiyeye vize uyguluyor ama pek prosedürü yok, ayrıca vize de ücretsiz.Sanırım insanlar israil'e gitsinler de önyargıları kırılsın diye ücret almıyorlar bizden.Ama insanı canından bezdiriyorlar. Güvenlik olayı konsolosluktan başlıyor;vizeye başvurmaya gittiniz ya.Aşağıda başlıyorlar:Niye geldin; Niye israile gideceksin; Neden başka bir ülke değil de israil? (sanane ulan,keyfimin kahyasımısın?); Buraya kimle geldin (ben yetişkinim); Neyle geldin? (metroyla).sorularına muhatap olduktan sonra, sizi bir görevliyle birlikte asansöre bindiriyorlar.Tek başınıza çıkamıyorsunuz.Üst kata çıktım.Şu masanın önüne geç ve ellerini masaya koy dediler.Aha ellerim dedim.Bir ajan gelip sizi daha detaylı bir şekilde sorguluyor.Her detayı bilmek istiyorlar.Benim verdiğim cevaplarda özellikle bekar olmama taktılar.Senin yaşında biri nasıl bekar olur? Gidince de gördüm ki yahudi toplumunda yetişkin birinin evli yahut birlikte yaşadığı birinin olmaması çok ayıp karşılanıyor. Hatta isa'nın karısı ve çocuklarının olduğunu iddia edenler bu argümana dayanıyorlar.
Bu sorguyuda geçerseniz sizi bi kapıya yönlendiriyorlar.Kendimi matrix'te sanmıştım bian.İçerde cam bölmeden evrakları ve pasaportu veriyorsunuz.Ben gittiğimde bayram arefesi olması nedeniyle pasaportlar yığılmıştı.çok bi evrak istemiyorlar.Sağlık sigortası filan yok.Mülk beyan etmenize gerek yok.Ayrıca pasaportunuzda iran,lübnan gibi ülkelere giriş mührü olabilir, onu da sorun yapmıyorlar.Vize veriyorlar.Ama girişte geri çevirebilirler diye söylemişlerdi bana. Bu durumun tersi ise mümkün değil.Yani pasaportunuzda israil vizesi,mührü vs varsa iran,lübnan ve birkaç ülkeye daha girmeniz kesinlikle mümkün değil.Bu yüzden acem veya arap ülkelerine gidecekseniz bu durumu göz önünde bulundurun.
Uçuştan önceki gün,öğleden sonra vizemi verdiler.Direkt pasaporta yapıştırdılar vizeyi bende itiraz etmedim.Prosedürel olarak herşey tamam.Ama daha önce iran ve lübnan'a gittiğim için girişte sorun yaşayacağıma kesin gözüyle bakıyorum.
Güvenlik olayı orda bitmiyor.Havaalanın da israil'e uçacak yolculara kapıya geldiğinizde ayrı bir güvenlik prosedürü daha uygulanıyor.İsrail'li görevliler tarafından havaalanı kontrollerinin dışında tekrar kontrol ediliyorsunuz.Benim artık damarıma basmaya başlamıştı bu iş.Ama inat etmişim bir kere gidicem.
Tel Aviv Ben Gurion havaalanında indim.Bizim havaalanlarına göre daha demode kalıyor.Pasaport kontrole geldim.Adam baktı: İran'a niye gittin diye sordu?; turistik dedim;Peki Lübnan; o da turistik dedim.Beni geçirmedi.Pasaportu verdi ve bi odaya yönlendirdiler.Geri göndermeseler de yaptığım masraflar yanmasa bari dedim kendime.Bekleme odasına gönderdiler.Bir düzine insanı almışlar.Daha da kalabalıklaşıyor.Orda bir saat bekledim,heyecan ve panik yaptım hafiften.Sorguya alıyorlar çünkü.
Bir ara biri gelip; israile niye geldiğimi,babamın ve dedemin adını sordu. Aaaa,Eeee,Öööö oldum.Adam öleli 30 küsür sene olmuş ben hatırlamıyom sen napıcan dedemin adını be kardeşim dedim kendime.Tekrar bekle bekle.Sonunda çağırdılar.
Bir sorgu odasına aldılar beni.Bilgisayar başında biri.Şalom dedi ve başladı sorular sormaya.Kimsin ne iş yapıyorsun,niye geldin,niye israil.Özellikle niye başka bir ülkeye değilde israil'e geldin mevzusuna takılıp kaldı.Sizin vatandaşlarınız niye türkiyeye geliyorsa onun için: tatil dedim.Yine ikna olmadı.Gezgin olduğumu daha önce pek çok ülkeye gittiğimi,pasaporta bakabileceğini söyledim.Sonunda ikna oldu.
Sorular devam ediyor.Evlimisin?Hayır; Biriylemi yaşıyorsun;Hayır; diyince irkildi adam.Kollarını açıp "Sooo" dedi.Yani,sen ne ayaksın oğlum? demeye getiriyor.Sevgilim var dedim.Fotoğrafını görmek istiyorum dedi.Telefondan gösterdim.Bu sefer aldı telefon rehberine bakıyor.
Sorular devam ediyor.Sen dindar birimisin? İsrail hakkında ne düşünüyorsun? Şimdi bişey diycemmm.Böyle bir yarım saat sorguda kaldıktan sonra,çıkabilirsin dediler.Beklemeye aldılar.Hakkımda karar verilecek.Sonunda bi kadın pasaportum ve bir sticker'la geldi.Gidebilirsin dedi.O sticker giriş izni.Turnikelerden geçmenize yarıyor.Toplam 2 saat bekledim orda.
Zaten ağlıycak noktaya gelmişim.Bugün "şabat" otobüs,tren çalışmaz,taksiyle gitmek zorundasın demesinlermi.Yahudi inancında şabat çalışılması haram olan günleri temsil eder.Cuma öğleden sonra ve cumartesi çalışmak haramdır.otobüs tren yok.O yüzden siz siz olun cuma-cumartesi günleri israil'e gitmeyin.Memlekette hayat yarı yarıya duruyor.Şabat ayağına 45 dolar vererek Tel Aviv'e taksi tutmak zorunda kadım.Acısı daha geçmedi.Sonunda Hostelden içeri girdiğimde sinir harbi yaşıyordum.
İsrail içinde de kontroller bitmek nedir bilmedi.Özellikle kudüs'te adım başı kontrol,yıldım artık.Canımdan bezdim.Ama 10 güzel gün geçirdim.Bunları saymazsak, rüya gibiydi.
İsrailden çıkmak daha problemli.Uçağın olduğu gün kudüste iki polisi bıçaklamışlar,güvenlik en üst seviyedeydi.Siz siz olun giderseniz dönerken uçak saatinden en az 4 saat önce havaalanında olun.Aşama aşama kontrollerden geçiyorsunuz.Fotoğrafınız çekiliyor.Bir güvenlik girişinden geçip diğerine gidiyorsunuz.Girişteki sorulara ek olarak çıkarken bir de "burdayken nerelere gittin,kimlerle görüştün?" gibi ek sorulara muhatap oluyorsunuz.
Ama tüm bunlara rağmen değermiydi? diye sorucak olursanız. Kesinlikle değdi...
Yorumlar
Yorum Gönder